Banner


"İhracatçı ve lojistikçi arasındaki köprüleri güçlendirmeliyiz"
Türkiye Lojistik Portalı’nın ihracatçı ile lojistik sektörü arasında bir köprü vazifesi görerek, güçlü bir iletişimin oluşmasına zemin hazırladığını belirten Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, taraflar arasında lojistik merkez yatırımların artırılması, Türkiye’nin Lojistik Performans Endeksi’nde üst sıralara taşınması, veri alışverişinin modernleştirilmesi ve iyileştirilmesi alanlarında ortak çalışmalar yapılabileceğini söyledi.




timKüresel ekonomilerde daralma sinyelleri gelirken Türkiye ihracatta nasıl bir grafik çiziyor? 2022 yılını nasıl kapatmayı planlıyorsunuz? 
 
2022 yılında ihracatçılarımız küresel krizler, emtia fiyatlarındaki yükselişle beraber gözlemlediğimiz enflasyon artışı ve buna bağlı olarak yaşanan talep daralmasından en az zararla çıkmak için üstün bir performans ortaya koydu. Bu kapsamda gelen veriler ışığında yılsonunda 250 milyar dolar seviyesini aşacağımız görülüyor. Tabi Ekim-Kasım aylarından itibaren bu talep daralmasının etkilerini hissetmeye başladık. Son gelen ihracat rakamlarına göre 2022 yılı Ocak-Kasım dönemini kapsayan 11 aylık süreçte geçtiğimiz yıla göre yüzde 13,9 artışla 231,3 milyar dolarlık ihracat seviyesine ulaştık. Özellikle son dönemde serbest bölgelerin ihracatımıza önemli bir katkısı oldu. Bu sayede resesyon endişelerine bağlı talep daralmasının etkileri bir nebze de olsa azalmış oldu. Diğer taraftan Dolar/Euro paritesinin de ihracat rakamlarımızı etkilediği görülüyor. Zira parite 1,15’te kalsaydı bugün 2022 yılı için 270 milyar dolar ihracat seviyelerini konuşuyor olabilirdik. Fakat elbette tüm bu olumsuzluklara rağmen 2022 yılı hedeflerimizin üstünde bir ihracat rakamı ile tamamlayacağımız için memnunuz.
 
2023 HEDEFİ 265 MİLYAR DOLAR
2023 yılı için öngörüleriniz neler?
 
Öncelikli olarak 2023 yılı ekonomik ve küresel gelişmeler bağlamında önemli belirsizliklerin olduğu bir yıl. Bu nedenle yılın tamamına dair net bir tablo ortaya koyabilmek kolay değil. Küresel resesyon endişelerinin dünya ticaretinin tamamını etkileyeceği görülüyor. Fakat bu küresel anlamda yaşanan ilk resesyon değil. İhracatçılarımızla birlikte ve tüm ilgili paydaşlarımızla diyalog halinde 2023 yılının ilk çeyreğindeki gelişmeleri ve verileri değerlendirecek ve yol haritamızı netleştireceğiz. Diğer taraftan sektör bazlı değişkenliklerimiz de mevcut. Tüm bu sebeplerle 2023 yılı ihracat hedefimiz için net bir rakam söylemek kolay olmasa da küresel büyüme beklentisine paralel bir ihracat artışı yakalayabiliriz. Bu anlamda küresel büyüme beklentisi yüzde 1 civarında. Eğer bu gerçekleşirse Türkiye ihracatı da 2023 yılında yaklaşık yüzde 5 oranında artış göstererek resmi ihracat hedefi olan 265 milyar doları yakalayabilir. Tabii ki 2023 yılına ilişkin göstergeler netleştikçe bizim de daha net bir rakam ortaya koymamız mümkün hale gelecektir.
 
Ticaret Bakanlığı tarafından açıklanan ‘Uzak Ülkeler Stratejisi’ ihracatın rotasını nasıl değiştirecek? 
 
Bildiğiniz üzere ülkemizin en büyük ihracat partneri Avrupa ülkeleri. Avrupa’nın yanı sıra yakın coğrafyamızda da Gürcistan, Irak, İran, İsrail, Mısır, Suudi Arabistan gibi önemli partnerlerimiz bulunuyor. Uzak Ülkeler Stratejisi ise özellikle Türkiye’nin pazar ağını genişletmeyi hedefleyen, son derece önem verdiğimiz bir proje. Bu kapsamda Ticaret Bakanlığımızla birlikte Uzak Ülkeler Stratejisi üzerinde çalışıyor ve ülkemizin ihracat profilini nasıl bir adım öteye taşıyabiliriz sorusu üzerinden çalışmalar yürütüyoruz. Özellikle bir yakın, bir uzak ülkeye olacak şekilde ticaret heyetleri düzenliyoruz. 2023 yılında da bu heyetlerimize devam edeceğiz. Bu sayede 2023’te yaşanabilecek olası daralmalara karşı da aslında önemli bir tedbir geliştirmiş olacağız. Pazarımızı ve müşteri çeşitliliğimizi geliştirerek 2023 yılında da ihracatçılarımızın önemli başarılara imza atacağına inanıyoruz.
 
LOJİSTİK PORTALI’NDAKİ FİRMA SAYISI 4 BİNİ GEÇTİ 
Türkiye Lojistik Portalı ihracatçılar ve lojistikçiler için işleri ne kadar kolaylaştırdı? Portalda kaç kayıtlı firma bulunuyor? 
 
Türkiye Lojistik Portalı ihracatçı firmalar tarafından girilen yüklerin, rıza beyanına dayalı olarak lojistik firmaları tarafından görüntülenmesini sağlarken lojistik firmaları tarafından girilen boş araç ilanlarının ise ihracatçılar tarafından görüntülenmesine olanak sağlıyor. Böylelikle bir köprü rolü üstlenerek taraflar arasında güçlü bir iletişimin oluşmasına zemin hazırlanıyor ve ihracatçılarımızın lojistikle ilgili sorunlarını kolaylaştırmayı hedefliyor. Tükiye Lojistik Portalı sayesinde ihracatçılarımız daha az maliyet ve daha güvenilir şekilde mallarını hedef bölgelere sevk edebiliyor. Türkiye Lojistik Portalı’nda an itibariyle 3 bin 158 ihracatçı ve 855 lojistikçi firma olmak üzere toplam 4 bin 13 firma kayıtlı. Bu kapsamda sizin aracılığınızla tüm ihracatçılarımızın portalımızı incelemeleri ve avantajlarından faydalanmaları yönünde bir kez da teşvik etmiş olalım.
 
İhracat taşımalarında en çok hangi taşıma modları kullanılıyor? Alternatif yolların devreye almasını bekliyor musunuz?
 
Tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’nin ihracatında da denizyolu taşımacılığı ilk sırada yer alıyor. Son 10 yıla baktığımızda veriler de denizyolu ile ulaşımın önemini bize anlatıyor. 2010 yılında Türkiye’nin 95,3 milyon ton ihracatı mevcut. Bu yükün yüzde 43,8’i yani 41,7 milyon tonluk kısmı denizyoluyla ve yüzde 9,2’si yani 8,8 milyon tonluk kısmı karayolu ile taşınıyordu. Yani deniz ve karayolu kullanılarak toplam ihracat miktarımızın yarıdan fazlası sevk ediliyordu. Geri kalan kısım ise havayolu, demiryolu ve tüm bu taşıma şekillerinin karma olarak kullanıldığı diğer yöntemleri içeriyor. 10 yıl sonraki verilere baktığımızda da 2021 yılında özellikle denizyolu ve karayolu ile taşıma kapasitesinin oldukça geliştiğini görüyoruz. 2021 yılındaki ihracatımızın tamamını kapsayan 174,9 milyon tonluk yükün yüzde 73,2’si yani 128 milyon tonluk kısmın sevkiyatı denizyolu ile gerçekleştirildi. Karayolu taşımacılığının payı ise yüzde 18’e çıktı. Yani toplam ihracat miktarının yüzde 91,2’si deniz ve karayolu taşımacılığı ile gerçekleştirildi. 2022 yılı sonunda da yine denizyolunun önemli bir yer tuttuğunu göreceğiz. Bu kapsamda limanlarda ihracatçılarımızın zaman kaybetmemesi oldukça önemli. Mevcut limanların kapasitelerinin artırılması ve yenilenmesi ile ilgili süreç bu nedenle oldukça hassas. Diğer taraftan ülke içi taşımada ve liman bağlantılarında demiryolunun ağırlığını artıracak her çalışma da ihracatçılarımız için ciddi bir maliyet azalışına dönüşecektir.
 
Türkiye’de dış ticaretin gelişmesi için ihracatçılar ve lojistikçiler hangi ortak adımları atabilir? 
 
Lojistik merkezler ülkemizin ve kuruldukları bölgenin ekonomisinde stratejik bağlamda önemli rol üstleniyorlar. Bu kapsamda, lojistik merkez yatırımlarının artırılması için ortak çalışmalar yapılabilir. Benzer biçimde, Dünya Bankası tarafından yapılan Lojistik Performans Endeksi ülkelerin lojistik performanslarının belirlenmesi açısından önemli. Ülkemizin dünya ülkeleri arasındaki lojistik performans endeksinde güçlü bir konumda yer alması adına taşımacılık, altyapı ve gümrük süreçlerinin iyileştirilmesi için lojistik ve ihracatçı sektörler birlikte adım atabilirler. Fiziki altyapının iyileştirilmesi kadar sektör paydaşları arasında iletişim ve veri alışverişinin modernleştirilmesi ve iyileştirilmesi de gereklidir. Dijital sistemler arasında entegrasyon sağlanması, tüm paydaşların tek sistem üzerinden bilgilere ulaşmalarının sağlanması ve veri akışının güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesi yararlı olacaktır.
 
‘TIRLARIN BEKLEME SÜRELERİNİ KISALTMALIYIZ’ 
Türk ihracatçısının lojistik süreçlerde karşılaştığı en temel sorunlar ve lojistik sektöründen beklentileriniz neler?
 
Ülkemizin en önemli ticaret bölgesi olan Avrupa’ya gerçekleştirilen taşımalarda kullanılan sınır kapıları ile ilgili olarak ihracatçılarımızdan çeşitli sorunlar duyuyoruz. Bu ve benzeri lojistik süreçlerde yaşanan sorunlar için ilgili kamu kurumları ve paydaşlarımızla da diyalog ve koordinasyon halindeyiz. Özellikle sınır kapılarında tırlarımızın bekleme sürelerini kısaltmamız gerekiyor.
 
‘KONTEYNER KAPASİTESİ ARTIRILMALI’ 
Bu dönemde konteyner fiyatlarında düşüş yaşanıyor. Bu durum Türk ihracatçısının performansına nasıl yansıyacak? 
 
Konteyner krizi özellikle salgın ve ardından gelen Ukrayna-Rusya Savaşı ile küresel çapta ihracatçılara zorluklar yaşattı. Her ne kadar 2022 yılında bu krizin kısmen de olsa çözüldüğü görülse de küresel ölçekte yaşanabilecek yeni krizlerle birlikte konteyner noktasında yeniden sorunlar yaşanabilir. Bu kapsamda ülkemizin öncelikle lojistikle ilgili olarak doğru bir planlamaya ve diğer taraftan konteyner kapasitesini artırmaya ihtiyacı var.
 
 



SEKTÖRLER VE LOJİSTİK

  • Otomotiv
  • Enerji
  • Gıda
  • Akaryakıt
  • Tekstil
  • Kimya
  • İnşaat
  • Lastik
  • İhracat