e
Banner


Yeşil taşımacılığın ekseninde demiryolu var

20’nci yüzyılın son çeyreğinde demiryolu yeniden keşfedildi, temiz ve yeşil bir dünya için yeni misyon yüklendi. Bu misyon bugün dünyayı bütünleştirmek, gelişmenin önünü açmak, yeşil geleceğe katkı sunmak” olarak tanımlanıyor…





yesil_demiryolu.jpg

Son yıllarda dünya taşımacılık sektörünün dile getirdiği bir söylem var: “Demiryolu Yeşil Geleceğimizdir.” Bu söylem, sağlıklı ve güvenli bir gelecek için yeşil ve temiz bir çevre oluşturulması gerektiğinin, bunun yolunun da ancak çevre dostu olan demiryolu taşımacılığı ile mümkün olabileceğinin, şehiriçi ve şehirlerarası toplu yolcu ve yük taşımalarının demiryolu ile yapılmasının zorunluluk olduğu ve olacağının kısa bir ifadesi aslında…

Bugün çeşitli ulaştırma sistemlerini birbirlerine olan üstünlüklerinin azalmaya başlaması, bu ulaşım sistemlerini eskiye göre birbirlerine daha çok muhtaç olmaya da sevk etti, bu nedenle ulaştırma sistemlerinin bütünleştirilmesi ve kombine taşımacılık önem kazandı. Bu bağlamda demiryolları da ön plana çıkmaya başladı. Pek çok ülke, petrol fiyatlarındaki büyük orandaki yükselişler nedeniyle, 1970’li yılların ikinci yarısından itibaren kendi ulaştırma sistemlerini yeniden gözden geçirme durumunda kaldılar. Bu durumda daha az enerji ile daha çok taşıma yapılabilecek taşıma sistemine yönelme ihtiyacı ortaya çıktı. Bu bağlamda, “Yeni Demiryolu Çağı” başladı. “Yeni Demiryolu Çağı”na ulaşmak için dünya demiryolları önemli bir yapısal değişim sürecinden geçiyor. Bu süreç içinde demiryollarının hem kendi yapıları, hem de ulaştırma politikaları içindeki konumu ve devletle ilişkileri sorgulanırken, yeniden düzenleniyor.

Denizcilerin ‘mütevazı’ bir deyimleri var. “Deniz taşımacılığı olmazsa dünyanın yarısı soğuktan diğer yarısı da açlıktan ölür” diyorlar. Demiryolcular da buna karşılık “İşte demiryolcular da tam bu sırada dünyanın diğer yarısını kurtardılar” tezini savunarak, “Demiryolcular denizcilerle hep yakın dost oldu, birbirleriyle hiç rekabet etmediler. Taşımanın zincirini birlikte oluşturdular” diyorlar.

 

AB’nin demiryolu stratejileri

Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği, tüm ülkelerde mal ve hizmet üretenlerin çevreye duyarlı tasarım ve çevre dostu ürün üretmesini ve yine çevre dostu taşımacılık türlerini desteklemesini zorunluluk haline getirdi. Aslında istenilenler “her şeye rağmen yeşil ve temiz bir dünya oluşturulmalıdır” ifadesi altında toplanıyor.
AB ülkeleri bu bağlamda; demiryolu sektörü ile ilgili 91/440 sayılı Avrupa Konseyi Direktifi doğrultusunda yönetim özerkliği sağladı, mali yapıları iyileştirildi, verimlilikleri artırıldı. Demiryolu kuruluşları yaratmak için izlenecek yeni demiryolu stratejileri üzerinde çalışmalar sürüyor. Avrupa’da demiryollarının yaygınlaştırılması planlarının arkasındaki başlıca nedenler ise şöyle:

- Karayolu ve özellikle havayolu taşımacılığında giderek artan trafik tıkanmalarının, kıtanın ulaştırma sistemini tehdit etmesi,
- Demiryollarının çevre ve enerji sorunlarına karşı en uygun bir ulaştırma türü olması,

- Avrupa ölçeğinde, yüksek hızlı ulaşım sistemleri için çok önemli bir talep potansiyelinin bulunması,

- Ulaştırma sistemlerinin üye ülkeler düzeyinde entegrasyonu çabaları.

 

Artık harekete geçme zamanı

Bu noktada herkese, her kuruma ve sektöre yaşamsal görevler düşüyor. Özellikle de lojistik/taşımacılık sektörünün sorumluluğu daha da ağır. Çünkü dünyanın açık bir pazar olduğu bu dönemde en önemli sektör, pazarlar arasındaki karşılıklı alışverişi sağlayan, gitmediği ülke, girmediği şehir olmayan, çevre ve ses kirliliği, dünyanın ısınması, trafik yoğunluğu, iklim değişikliği bazı canlıların yok olması v.b. konularda direkt etkisi olan lojistik/taşımacılık sektörü…
Bu nedenle “Yeşil ve Temiz bir Dünya” ancak “Temiz Sanayi Üretimi” ve “Yeşile ve Çevreye Duyarlı, Doğaya Dost Taşımacılık” zinciri ile bir anlam kazanabilecek. Dünyanın üzerinde mutabık kaldığı ve geleceğin taşımacılık sistemini oluşturacağı anlayışa göre bu zincirin ekseni “demiryolu taşımacılığı” olacak. Bu anlayış da dünyadaki tüm sektörleri çok derinden etkileyecek. Kendisini bu anlayışa uyduramayan sektörler veya ana sektörler içindeki alt sektörler sistem dışında kalma riski taşıyacak.
 

 

 

SEKTÖRLERE GÖRE SERAGAZI (tüm gazlar) EMİSYONLARI (SALIM)

1990 ve 2008 KARŞILAŞTIRMASI

(Milyonton CO2 eşdeğeri)

                                        1990      Payı (%)         2008     Payı (%)     Değişim (%)                        

Enerji                                132          42                   277          76            +109                

Endüstriyel İşlemler           15            8                     30            8            +100

Tarımsal Faaliyetler           30          16                     25            7            +  17

Atık                                    10            5                     34            9             +240

TOPLAM                        187                                 366                           + 96

 

 

 

 

SERAGAZI (tüm gazlar) EMİSYONLARI (SALIM)

1990 ve 2008 KARŞILAŞTIRMASI (Milyonton CO2 eşdeğeri)

                                         1990        2008     Değişim (%)

Co2(Karbondioksit)          141          297          +110

CH4(Metan gazı)                33           54           +  64

N2O (Diazot monoksit)      12           12                 0

F gazları                                1            4            +300

TOPLAM                          187        367           + 96

 

 

 

CO2 EMİSYONU (SALIMI)

1990 ve 2008 KARŞILAŞTIRMASI

(1000 TON)

 

                                                                        Toplamda                Toplamda

                                                         1990        Payı(%)    2008       Payı(%)  Değişim(%)

A-Enerji                                      126.701        90             270.862       91             +113

     1-Çevrim ve enerji sektörü       34.015        24             105.941       35             +211

     2-Sanayi sektörü                       37.530        27               55.973       19             +51

     3- Ulaştırma sektörü                 25.955        18               47.048       16             +81

Havacılık                                 904           3                5.181        11            +473

Karayolu                            24.036         93              39.882         85             +61

Demiryolu                              517           2                   450            1               -12

Denizcilik                          498          2                1.535                  3             +208

     4- Diğer sektörler                      29.201                       61.900          21              +113

B- Endüstriyel İşlemler                14.661      10             26.262           9              +86

 

TOPLAM                                      141.362                     297.124                          +110


Rakamlar neye işaret ediyor?

Yukarıdaki tabloya göre Türkiye’de 18 yıllık bir süreçteki gelişmeler iç açıcı değil… Çevreyi olumsuz yönde etkileyen sera gazları ile ilgili emisyon (salım) rakamlarının iki misli arttığı görülüyor. Özellikle ulaştırma sektöründe demiryolu dışındaki tüm sektörlerde çevreyi ve insanın geleceğini etkileyecek önemli artışlar olduğu görülüyor. Tabloların yanına trafik kazaları sonucunda yaralanmalar ve ölümler ile ilgili tablolar da eklendiğinde yeşil bir geleceğin demiryolundan geçtiği daha net anlaşılıyor.
 


Demiryolu taşımacılığının avantajları

- Çevreye duyarlı bir taşımacılık türüdür.
- Diğer taşıma türlerine göre daha güvenlidir.
- Kara yolu trafik yükünü hafifletir.
- Genelde diğer taşıma alternatiflerinin aksine uzun dönem sabit fiyat garantisi vardır.
- Uluslararası geçişlerde kara yolunda geçiş sınırlamaları bulunurken transit ülkelerin tercih ettiği bir taşıma türü olmasından dolayı geçiş üstünlüğüne sahip.
- Transit süreleri kara yoluna göre biraz daha fazla olmasına rağmen sefer süreleri sabit durumda.
- Ağır tonajlı ve havaleli yükler için çok uygun bir taşıma türüdür.

 

Kaynak: Demiryolu Taşımacılığı Derneği

 




SEKTÖRLER VE LOJİSTİK

  • Otomotiv
  • Enerji
  • Gıda
  • Akaryakıt
  • Tekstil
  • Kimya
  • İnşaat
  • Lastik
  • İhracat