e
Banner


TCDD Genel Müdürü Hasan Pezük: Yüzde 22 hedefiyle demir ağlar örüyoruz
Demiryollarına son 22 yılda 960 milyar TL’nin üzerinde yatırım yapıldı ve hat uzunluğu 13 bin 919 km’ye çıkarıldı. Demiryolu ağının geliştirilmesi amacıyla doğu-batı ve kuzey-güney yönünde birçok proje yürüttüklerini belirten TCDD Genel Müdürü Hasan Pezük, 2053 Ulusal Ulaştırma Ana Plan hedefleri kapsamında demiryolunun yük taşımacılığı içindeki payı yüzde 21,93’e, hat uzunluğunun 28 bin 590 kilometreye çıkarılacağını söyledi. 




TCDDTCDD Genel Müdürü Hasan Pezük, demiryolu taşımacılığına yönelik gerçekleştirilen ve planlanan yatırımlar hakkında UTA Lojistik’e açıklamalarda bulundu. 
Türkiye’de demiryolu ulaşım sisteminin 167 yıllık tarihinde birçok değişime uğradığını vurgulayan Pezük, süreci şöyle özetledi: “Yabancı şirketlere verilen imtiyazla onların denetiminde ülke dışı ekonomilere hizmet eder türde başlayan süreç, Cumhuriyetin ilk yıllarında Anadolu’nun birçok noktasına demiryolu ulaşımının yaygınlaştırılmasını hedefleyen demiryolu atağı ile devam etmiş, ardından 1950’li yıllardan sonra uygulanan kara yolu öncelikli politikalarla 2000’li yılların başına kadar ihmal dönemi yaşanmış ve nihai olarak 2002 yılından sonra tekrar devlet politikası olarak ele alınmıştır. Küreselleşen dünyada AB’ye entegrasyon sürecinde bulunan, stratejik konumu itibariyle Doğu ile Batı arasında bir köprü konumunda olan ülkemiz, 2002 yılından bu yana Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde ve hükümetlerimizin destekleriyle yürüttüğü demiryolu öncelikli ulaşım politikaları ile başta uluslararası koridorların geliştirilmesi olmak aşağıdaki çalışmalara hız verilmiştir: 
Yüksek Hızlı Tren ve Hızlı Tren ağının yaygınlaştırılması, 
Hatların tamamının elektrikli ve sinyalli hâle getirilmesi, 
Yerli ve milli demiryolu sanayinin geliştirilmesine hız verilmesi,
Lojistik merkezlerin yaygınlaştırılması,
Sanayinin ihtiyaç duyduğu lojistik altyapısının güçlendirilmesi amacıyla yük merkezlerinin demiryolu bağlantısının sağlanması, 
Sektörün serbestleştirilmesi uygulamalarının hayata geçirilmesi
Son 22 yılda demiryollarına toplam 960 milyar TL’nin üzerinde yatırım yapılmıştır. Demiryollarına verilen önem ve yapılan yatırımlarla 2023 yılı sonu itibariyle 2.251 km’si hızlı ve 11 bin 668 km’si konvansiyonel olmak üzere toplam 13 bin 919 km’lik demiryolu hattımızda işletmecilik faaliyetleri devam etmektedir.”
 
YATIRIMLAR İÇİNDEKİ PAYI YÜZDE 48’E ÇIKARILDI 
Pezük, demiryollarının tüm ulaştırma yatırımları içerisindeki payının 2013 yılında yüzde 33 iken, 2023’te yüzde 48’e çıkarıldığını söyledi. Yatırımlarla elektrikli hat uzunluğunun son 22 yılda yüzde 237 oranında artırılarak 7.142 km’ye (yüzde 51) ulaştırıldığını ifade eden Pezük, “Hatlarımızdaki kapasite artışı ve emniyet açısından önemli bir etken olan sinyalizasyon çalışmalarına da ağırlık verilmiş ve sinyalli hat uzunluğumuz son 22 yılda yüzde 221 artışla 8.046 km’ye (yüzde 58) ulaşmıştır. 2023 yılı önemli yatırım projelerinden Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren Projesi ve Kayseri-Sivas Elektrifikasyon Projeleri de tamamlanarak hizmete sunulmuştur. Hâlihazırda, Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü (AYGM) ile birlikte toplam yaklaşık 3.800 km yeni demiryolu hattında yapım çalışmaları devam etmektedir. Yaklaşık 5 bin 800 kilometrelik hattın proje çalışmaları tamamlanmış, 5 bin kilometrelik hat kesiminde ise etüt ve proje çalışmaları devam etmektedir” dedi.
 
2013 MİLAT YILI OLDU 
2013 yılının demiryolu sektörü açısından milat olarak değerlendirildiğini belirten Pezük, çıkarılan kanun ile demiryollarının serbestleştirildiğini ve özel sektörün de tren işletebilmesinin önünün açıldığını aktardı. Pezük, bu sayede, “Demiryolu Tren İşleticisi’’ belgesi alan özel sektör firmalarına demiryolu altyapısı üzerinde yük ve yolcu trenleri işletebilme imkânı sağlandığını söyledi. 
 
DOĞU-BATI ARASINDA KESİNTİSİZ BİR AĞ KURULDU
Asya ve Avrupa arasında köprü görevi gören Türkiye’nin coğrafi konumunun sağladığı avantajların ekonomik ve ticari avantaja dönüşebilmesi, transit taşımacılıkta güçlenen rolünün korunabilmesi için kesintisiz demiryolu taşımacılığının yapılabilmesinin büyük önem taşıdığına dikkat çeken Pezük, “Bu itibarla demiryollarına yapılan yatırımlara hız kesmeden devam edilmesi gereği ortadadır. Ülkemiz, Pekin ile Londra’yı birbirine bağlayan doğu-batı demiryolunun Orta Koridor'unda bulunmaktadır. İpek Yolu'nu yeniden Demir İpek Yolu olarak canlandırmak için Avrupa’yı Türkiye, Gürcistan Azerbaycan ve Kazakistan üzerinden Çin’e ulaştıran Bakü-Tiflis-Kars demiryolu ve MARMARAY projeleri ile doğu-batı arasında kesintisiz demiryolu ulaşımı sağlanmıştır. Yapılan yatırımlar aynı zamanda Çin önderliğinde başlatılan Bir Kuşak Bir Yol Projesi’nin de omurgasını oluşturmaktadır. Bu kapsamda Edirne-İstanbul (Halkalı-Kapıkule) demiryolu, MARMARAY, İstanbul-Ankara YHT hattı, Ankara-Sivas YHT hattı, Sivas-Erzincan Hızlı Tren ve Erzincan-Erzurum-Kars Hızlı Tren projeleri ile Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi Pekin’den Londra’ya kesintisiz demiryolu projesinin en önemli halkalarını oluşturmaktadır. Ayrıca ülkemiz kuzey- güney aksında yer alan, ana koridoru besleyen hatlardan olan ve halen yapımı devam eden Mersin-Gaziantep HT Projesi de önemli projelerdendir” dedi. 
 
YATIRIMLAR HIZ KESMEDEN DEVAM EDİYOR 
Demiryolu yük taşımacılığına yönelik gerçekleştirilen yatırımlar hakkında detaylı bilgi veren Hasan Pezük, şunları aktardı: “Türkiye’nin en büyük demiryolu modernizasyon projesi olan ve 2015 yılında başlatılan Samsun- Sivas (Kalın) Demiryolu Projesi ile 431 km’lik demiryolu hattı tüm altyapısı ve üstyapısı ile birlikte yenilenmiştir. Modernizasyon çalışmaları tamamlanan, işletmecilik kalitesi artırılan Samsun-Sivas demiryolu hattı kuzey-güney koridorunda Karadeniz ile İç Anadolu’yu birbirine bağlayarak lojistik taşımacılığına yepyeni bir ivme kazandırmaktadır. Artan işletme hızı ve sağlanan ilave kapasite ile birlikte Samsun Limanı’na gelen ve giden yüklerin daha hızlı taşınması sağlanacaktır.
Benzer şekilde, Doğu Akdeniz’in ve ülkemizin en önemli hinterlandına sahip Mersin ve İskenderun limanları ile Yenice Lojistik Merkezi gibi yük potansiyeli ülkemiz için stratejik önem taşıyan merkezlerin, Anadolu ile bağlantısının hızlı ve güvenli bir şekilde sağlanması ve yolcu potansiyeli her geçen gün artan Çukurova ile İç Anadolu Bölgesi arasındaki yolcu taşımacılığının geliştirilmesi için Konya, Karaman, Adana ve Mersin arasında 200 km/s hıza uygun hızlı tren hattı inşa edilmesi planlanmıştır. Güzergâh boyunca, Konya- Karaman arası yapım çalışmaları tamamlanan hızlı tren hattı 2022 yılı başında hizmete sunulmuş, Karaman-Ulukışla ile Adana-Mersin hat kesimlerinin yapım çalışmaları, Ulukışla-Yenice arasının ise ihale çalışmalarına devam edilmektedir. 
 
HALKALI-KAPIKULE HATTINDA SÜRE 2.30 SAATE DÜŞECEK 
Gaziantep, Osmaniye gibi Güneydoğu Anadolu bölgesinin sanayi kentlerinin liman bağlantılarının sağlanması için planlanan Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep Demiryolu Projesi’nde de yapım çalışmaları büyük bir hızla devam etmektedir.  Projenin tamamlanması ile bu hat kesiminde 6 saat 23 dakika olan seyahat süresi 2 saat 15 dakikaya düşecektir.
Yapım çalışmaları devam eden Halkalı-Kapıkule Demiryolu Projesi, Asya-Avrupa koridorunun ilk parçasını oluştururken aynı zamanda İpek Demiryolu güzergâhının ülkemizden geçen ve Avrupa bağlantısını oluşturan en önemli halkalarından birini teşkil etmektedir. Çerkezköy-Halkalı ve Halkalı-Kapıkule olarak iki farklı aşamada devam eden ve 229 km uzunluğa sahip proje kapsamında 200 km/s hıza uygun, çift hatlı, elektrikli ve sinyalli olarak hem yük hem de yolcu taşımacılığı yapılabilecek hızlı tren hattı inşa edilecektir. Çerkezköy-Kapıkule kesiminin finansmanında, 275 milyon Euro Avrupa Birliği Hibe Fonlarından kullanıldı. Halkalı-Kapıkule Projesi’nin tamamlanmasıyla; Halkalı-Kapıkule (Edirne) arası yolcu seyahat süresinin 4 saatten 1 saat 30 dakikaya; yük taşıma süresinin ise 6 saat 30 dakikadan 2 saat 30 dakikaya düşmesi, mevcut hat kapasitesinin 4 kat artırılması hedeflenmektedir.
 
VAN GÖLÜ’NDE FERİBOT KAPASİTESİ 7 KAT ARTIRILDI 
Tatvan-Van arasındaki demiryolu bağlantısı Van Gölü üzerinde TCDD tarafından işletilen feribotlar ile sağlanmaktadır. Van Gölü geçiş süresini azaltmak ve tek seferde daha fazla vagonun Van Gölü geçişini sağlamak için 50 vagon kapasiteli 2 feribot hizmete verilmiştir. Geçmişte 9-10 vagon kapasiteye sahip feribotlarla günde en fazla 1.500 ton yük taşınabilirken yeni feribotlarla kapasite 7 kat artırılarak 10 bin 500 tona çıkarılmıştır.
Demiryolu yük taşımacılığının artırılması amacıyla fabrika, liman, organize sanayi bölgeleri gibi yük potansiyeli olan merkezlere demiryolu bağlantısının sağlanması amacıyla iltisak hatları yapım çalışmaları da devam etmektedir.  Mevcutta 439 km olan iltisak hat uzunluğunun 663 km’ye çıkarılması hedefi kapsamında çalışmalar devam etmektedir. 
Sonuç olarak, demiryolları ile yapılan taşımacılığın artırılması amacıyla yürütülen çalışmalar neticesinde her yıl taşınan yük miktarlarında özellikle yurt dışı taşımalar olmak üzere önemli artışlar yaşanmaktadır. 2002 yılında demiryolları ile taşınan yük miktarı 14,6 milyon ton iken 2023 yılında yüzde 122 artarak 32,41 milyon tona ulaşmıştır.” 
 
NET SIFIR HEDEFİNE RAYLAR TAŞIYACAK 
TCDD Genel Müdürü Hasan Pezük, AB Yeşil Mutabakatı ve karbonsuzlaştırma hedeflerinin demiryolu sektörüne yansımalarına ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Avrupa Birliği’nin, 2019 tarihinde açıkladığı Avrupa Yeşil Mutabakatı ile 2050 yılında iklim-nötr ilk kıta olma hedefini ortaya koyduğunu hatırlatan Pezük, “Bu hedef, Avrupa Birliği tarafından 2050 yılına kadar yeni bir büyüme stratejisi paralelinde sanayisini dönüştürmeyi ve tüm politikalarını iklim değişikliği ekseninde yeniden şekillendirmeyi zorunlu kılmaktadır. Bu kapsamda enerji ve ulaştırma olmak üzere birçok alanda her geçen gün artan şekilde dönüşümler planlanmaktadır” dedi. 
Türkiye’nin gelecek 5 yıllık dönemine yön veren ve 2024-2028 yıllarını kapsayan 12. Kalkınma Planın da benzer şekilde çoğu sektörde iklim değişikliği etkileşiminin oldukça belirleyici bir faktör olarak işlendiğini vurgulayan Pezük, şöyle sürdürdü: “2021’de taraf olunan Paris Anlaşması doğrultusunda 2053 net sıfır emisyon hedefi konulması önemli bir açılım olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemiz açısından bakıldığında, net sıfır emisyon hedefi kapsamında etkilenecek temel sektörlerin başında ulaştırma sektörü gelmektedir. Söz konusu hedeflere ancak çevre duyarlılığına haiz ulaşım türlerinin yaygınlaştırılması ile ulaşılabilecektir. Demiryolu ulaşım sisteminde, diğer ulaşım türlerine göre karbondioksit salımının çok daha az olması, bu ulaşım türünü günümüz küresel iklim koşullarında en sürdürülebilir ulaşım türü haline getirmiştir. Bu itibarla söz konusu Plan’da, ulaştırma ve lojistik sektöründe çevresel etkilerin ve maliyetlerin en aza indirilmesi ile enerji verimliliğinin artırılması amacıyla demiryolu taşımacılığına öncelik verileceği vurgusu, demiryolu sektörüne yapılacak yatırımların artarak devam edeceğinin en önemli göstergesidir. 
12.Kalkınma Planı kapsamında belirlenen politika ve tedbirlerle güvenli, çevre dostu, ekonomik ve verimli bir ulaşım türü olan demiryolu taşımacılığının yaygınlaştırılması, mevcut hatlardaki elektrifikasyon ve sinyalizasyon çalışmalarına hız kesmeden devam edilmesi gerektiği belirtilmiş, Plan döneminde elektrikli hat uzunluğu oranının yüzde 72’ye, sinyalli hat uzunluğu oranının ise yüzde 80’e çıkarılması hedeflenmiştir. Bu kapsamda, 993 km’lik hat kesiminde elektrifikasyon çalışmaları, yaklaşık 1.460 km’lik hat kesiminde ise sinyalizasyon çalışmaları devam etmektedir.” 
 
DEMİRYOLU HAT UZUNLUĞU 28.590 KM’YE ÇIKARILACAK 
Hasan Pezük, iklim değişikliği ve enerji yönetiminin her geçen gün daha fazla önem kazanmasıyla birlikte, bu alanda yeni önlemlerin alınmasını ve yeni projelerin hayata geçirilmesini zorunlu kıldığını söyledi. Bu amaç doğrultusunda, Genel Müdürlük olarak Enerji Yönetimi ve İklim Değişikliği Eylem Planı ile “Demiryolunda Yeşil Ulaşım” temasıyla, sürdürülebilir enerji yönetim sisteminin sağlanması ve çevre dostu demiryolu ulaşım ağının yaygınlaştırılması için hedefler belirlendiğini ifade eden Pezük, Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı 2053 hedefleri kapsamında demiryolu ulaşım sisteminin yaygınlaştırılması açısından belirlenen hedefleri; demiryolu hat uzunluğunun 28.590 km’ye çıkartılması, yolcu taşımacılığı payının yüzde 0,96’dan yüzde 6,20’ye, yük taşımacılığı payının yüzde 5,08’den yüzde 21,93’e çıkartılması şeklinde sıraladı. 
 
12 LOJİSTİK MERKEZLE 13,6 MİLYON TON KAPASİTE OLUŞTURULDU
TCDD Genel Müdürü Hasan Pezük, ülke içerisinde demiryolu taşımacılığının artırılması, trafik tıkanıklığı ve kaza oranlarının düşürülmesi, çevre kirliliğinin azaltılması kapsamında özellikle liman bağlantılı demiryolu hatlarının yaygınlaştırılmasına ve modernizasyonlarının tamamlanmasına hız verildiğini, sanayi bölgelerine erişim imkânı sağlayan iltisak hatlarının belirli prensipler dâhilinde artırılmasının hedeflendiğini söyledi. Önemli planlardan birinin de diğer ulaştırma türeleri ile entegre, kapıdan kapıya hizmet altyapısına haiz lojistik merkezlerin kurulması olduğunu aktaran Pezük, bu konuya ilişkin şunları aktardı: 
“Ulaşım koridorlarının merkezinde olan ülkemizi, bölgesinin lojistik üssü haline getirmek ve sanayicilerimizin yükünü demiryolu ile taşıyarak rekabet gücünü artırmak amacıyla lojistik merkez yapımlarına ağırlık verilmiştir. Planlana 23 adet lojistik merkezde toplam 19 milyon metrekare alanda 73,2 milyon ton taşıma kapasitesi oluşturulması hedeflenmiştir. Hâlihazırda hizmete alınan 12 adet lojistik merkezde toplam 5,1 milyon metrekare alan ve 13,6 milyon ton kapasite oluşturulmuştur. İstanbul’da Halkalı, Balıkesir’de Gökköy, İzmit’te Köseköy, Eskişehir’de Hasanbey, Denizli’de Kaklık, Kahramanmaraş’ta Türkoğlu, Mersin’de Yenice, Samsun’da Gelemen, Erzurum’da Palandöken, Konya’da Kayacık, Kars ve Uşak Lojistik Merkezlerimizde depolama, bakım onarım, yükleme, boşaltma, elleçleme gibi faaliyetlerle ulaşım modları arasında etkin bağlantılar kurulmaktadır. İşletme altındaki lojistik merkezlerin işletim modeli ile ilgili TÜBİTAK tarafından yürütülen araştırma projesi tamamlanmış ve lojistik merkezlerin yük potansiyelleri tespit edilmiştir. Projenin ikinci aşamasında ise önceliklendirme ve işletim modellerinin belirlenmesine yönelik çalışmalarımız devam etmektedir. Proje sonunda önerilen modeller dâhilinde lojistik merkezlerimizin geliştirilmesi ve maksimum faydanın sağlanması hedeflenmektedir.” 
 



SEKTÖRLER VE LOJİSTİK

  • Otomotiv
  • Enerji
  • Gıda
  • Akaryakıt
  • Tekstil
  • Kimya
  • İnşaat
  • Lastik
  • İhracat