e
Banner


Otomotiv endüstrisinin Karadeniz’deki fatihi: Cenk Group

Türkiye’nin ilk Car-Carrier gemisi ile faaliyet gösterdiği Derince-Ilychevsk hattını Köstence Limanı ile güçlendiren Cenk Group, otomotiv lojistiğinde performans artıracak. 2012 yılında 35 bin araçlık bir kapasiteye ulaştıklarını belirten Cenk Group Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Attila Yener, “Bu yıl 40 bin araçlık bir kapasite hedefliyoruz. Hattımıza eklediğimiz Köstence ayağı da hacmimizi olumlu etkileyecek” diyor.





yusuf_attila_yener_cenk1993 yılından bu yana Karadeniz’de Ro-Ro taşımacılığı hizmeti sunan Cenk Group, yeni yatırımlarıyla otomotiv lojistiğinde gücüne güç katıyor. Türkiye’nin ilk Car-Carrier gemisi ile faaliyet gösterdiği Derince-Ilychevsk güzergahının dünyanın sayılı otomotiv hatları arasındaki yerini alması için önemli adımlar atan şirket, bu güzergahı Köstence Limanı ile güçlendirdi. 2012 yılında Derince-Ilychevsk hattına ekledikleri Köstence Limanı ile artık her hafta Derince Limanı’ndan kalkan gemilerinin Ilychevsk’e, ardından da Köstence’ye uğradığını ve tekrar geri döndüğünü belirten Cenk Group Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Attila Yener, “lychevsk Limanı’na taşımakta olduğumuz ihracat ürünleri buradan Doğu Avrupa’ya, Rusya’ya hatta Türki Cumhuriyetler’e taşınabiliyor. Romanya’nın Köstence Limanı’ndan da ithal ürünlerini Derince Limanı’na getirebiliyoruz” diyor. 

KAPIDAN-KAPIYA HİZMET
Türkiye’nin ilk Car-Carrier gemisini filosunda bulunduran Cenk Group, bu alandaki hizmetlerine ne zaman başladı ve süreç içinde bu hizmetler nasıl şekillendi?
Cenk Group olarak Türkiye’yi Karadeniz üzerinden Doğu Avrupa, Ukrayna, Rusya ve Türki Cumhuriyetler’e bağlayan iki Ro-Ro hattı işletmekteyiz. İki hattımız da Türkiye ile Ukrayna arasında çalışıyor. Zonguldak ile Yevpatoria limanları arasındaki Ro-Ro hattımız ile başta TIR ve şoförleri olmak üzere, her türlü araç, makine ve paletli yüklere hizmet veriyoruz. Derince ile Ilychevsk arasında ise nihai otomotiv ürünleri ve paletli yüklerin taşınmasını gerçekleştiriyoruz. Otomotiv sektörüne yönelik hizmetlerimiz, dünya çapında Car-Carrier hat operatörlerinin Türk limanlarında genel acenteliklerini yapmamızla ve bu gemilerin taşıdığı otomotiv ürünlerine yönelik stevedor ve terminal operatörlüğü hizmetlerini vermemizle başladı. Zaman içinde müşterilerimizden, o dönemlerde niş market olan Karadeniz için otomotiv sektörüne yönelik bir Ro-Ro hattı kurulması yönünde talepler almaya başladık. Bu talep doğrultusunda 2006 yılında Derince ile Ilychevsk arası ‘Car-Carrier’ hattımızı kurdurduk. Yedi yıldır aralıksız hizmetlerimizi sürdürmekte olduğumuz ve artık grup ciromuzun %40’ına ulaşan hattımızın olgunluk çağına geldiğini ifade edebilirim.
Gemi taşımasının yanı sıra Derince Limanı’nda aracın tarafımıza tesliminden itibaren survey süresi, Derince terminal sahamızda stoklanması, gemi gelişinde araçların gemiye yüklenmesi ve lash edilmesi tamamen survey ve stevedor ekiplerimiz tarafından gerçekleştirilmekte. Bunun yanı sıra araçların fabrika çıkışından itibaren nihai destinasyona kadar kara nakliyesi ve gümrükleme proseslerini de içeren tek elden servis hizmeti vermekteyiz.

Bu hatta yönelik gerçekleştirdiğiniz mevcut ve planlı yatırımlarınızı aktarır mısınız?
2006 yılında başladığımız ve o dönemde Ro-Ro gemilerimizle hizmet vermekte olduğumuz Derince ile Ilychevsk hattında artan yük hacimleri, 2008 yılında ilave gemi yatırımı zarureti doğurdu. Biz de bu ihtiyaca Türkiye’nin ilk Car-Carrier gemisi olan “Cenk Car”ı satın alarak karşılık verdik. Car-Carrier tipi gemiler, Ro-Ro gemilerine kıyasla daha alçak güvertelere sahip oldukları için sadece binek otomobil veya jeep tipi araçların yüklenmesine müsait, ama aynı gemi yüksekliğinde daha fazla güverteye sahip olduğundan daha fazla araç kapasitesine sahip. 2010 yılında bir takım tadilatlarla Van, minibüs kapasitesini artırarak, gemimizi çok amaçlı hale getirdik. Son olarak 2012 yılında Derince- Ilychevsk hattına Köstence Limanı’nı da ekledik.
Türkiye’de üretilen bütün markalar müşteri portföyümüz içerisinde yer alıyor. Ayrıca Uzak Doğu’da üretilen pek çok markayı da transit olarak taşımaktayız. 2012 yılında 35 bin araçlık bir kapasite yakaladık. Bu yılki hedefimiz 40 binin üzerinde bir rakama ulaşmak. Özellikle hattımıza eklediğimiz Köstence ayağının taşıma hacimlerimizi olumlu etkileyeceğini düşünüyorum. 

DERİNCE’Yİ HUB PORT HALİNE GETİRDİK
Cenk Group’un öncelikli hedeflerinden biri de Derince’yi otomotiv lojistiğinde bölgenin Hub Port’u yapmak. Bu kapsamda gerçekleştirdiğiniz yatırımlarda nasıl bir aşamaya gelindi?
Ilychevsk otomotiv hattımızı kuruluşundan beri iki aşamalı olarak düşündük. İlk aşamada Türkiye’nin ihraç otomotiv ürünlerinin Karadeniz ülkelerine taşınması vardı ki, bu olgunluk aşamasına geldi. İkinci aşamada ise Derince Limanı’nda gerekli rehabilitasyon ve kapasite artışı çalışmalarını gerçekleştirerek Uzak Doğu veya Amerika menşeili ve okyanus gemileriyle bölgeye gelen araçları Derince Limanı üzerinden Karadeniz ülkelerine taşımaktı. Diğer bir deyişle Derince Limanı’nı Karadeniz ülkelerine giden transit araçlar için bir Hub Port olarak kullanmaktı.
1999 yılı depremi sırasında altyapısı ciddi zarar gören Derince Limanı’na ilk girişimiz 2002 yılında oldu. Bu aynı zamanda limanın otomotiv lojistiği faaliyetleriyle ilk defa tanışması anlamına geliyordu. İlk önce rıhtım betonlama çalışmalarını gerçekleştirdik ve sonrasında araç stoklanması için terminal sahaları inşa ettik. Kısa sürede Derince Limanı (otomotiv fabrikalarının Derince/İzmit hinterlandında olmasıyla coğrafik avantajlarını da kullanarak) Türkiye’nin önemli bir otomotiv limanı haline geldi.
Fakat artan hacimlerle limanın kapasitesinde yetersizlikler oluşmaya başladı. Özellikle 2008 yılı, kriz öncesi dönemde, bu konuda sorunlar yaşanmaya başlandı. Bu yüzden 2010 yılından itibaren TCDD Liman Müdürlüğü ile işbirliği sonucunda liman koşullarının uluslararası otomotiv lojistiğine yönelik optimize edilmesi konusunda ilave bir altyapı çalışması başlatıldı. Bu çalışmalar neticesinde artık Derince Limanı’nın ve Cenk Terminal ve Operasyon Sahaları’nın otomotiv lojistiği ve liman operasyonları konusunda dünya standartlarını yakaladığını rahatlıkla söyleyebiliriz. 2011’den beri Derince Limanı’nı, Pire ve İskenderiye gibi Hub Port’lara yeni bir alternatif liman olarak hizmet verebilmekte. Uzak Doğu’da üretilen otomotiv ürünleri, global armatörler tarafından Derince Limanı’na getirilerek bizim servisimizle Rusya ve diğer Karadeniz ülkelerine taşınabilmekte.

SAHADA OTOMASYON SİSTEMİNE GEÇİYOR
Otomotiv lojistiğinde müşteri beklentilerinin kalite, maliyet ve hız üzerinde yoğunlaştığına dikkat çeken Cenk Group Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Attila Yener, bu talepleri de gözeterek gerçekleştirecekleri yatırımları şöyle aktarıyor: “Kalite konusu bizim için artık bir yaşam biçimine dönüştü. Öncelikle uluslararası normları kendi çalışma sistemimize adapte ettik ve sürekli saha eğitimleriyle bu sistemi besledik. Gururla söyleyebilirim ki, dünya standartlarına hakim ve tecrübeli bir ekiple saha operasyonlarımızı gerçekleştirebiliyoruz. Önümüzdeki süreçteki önemli projelerimizden biri, saha operasyonlarımızı otomasyona geçirmek olacak. Böylece hem hizmet kalitemizi hem de servis hızımızı geliştireceğiz. Tüm bu gelişmelerin de hem bizim maliyetlerimizi hem de müşterilerimizin maliyetlerini olumlu etkileyeceğini biliyoruz.”

 

 

 

 

 




SEKTÖRLER VE LOJİSTİK

  • Otomotiv
  • Enerji
  • Gıda
  • Akaryakıt
  • Tekstil
  • Kimya
  • İnşaat
  • Lastik
  • İhracat