e
Banner


WWPC üyesi Smart, proje lojistiğinde başarıyı garantiliyor

Smart Logistics, proje lojistiğinde A’dan Z’ye hizmetlerinin yanı sıra global network ağının yarattığı güçle de başarıya uzanıyor. Bünyesinde sadece proje taşımacılığı hizmeti sunan profesyonelleri barındıran WWPC’ye (World Wide Project Consortium) üye olan şirket, zor pazarlardaki varlığıyla gelecek beş yılda iddialı bir büyüme hedefliyor.





smart_lojistik._.jpg

Denizyolu taşımacılığında uzmanlaşan Gandur Group bünyesinde 2005 yılında kurulan Smart Logistics kara, deniz, hava ve demiryolu gibi tüm taşıma modlarında müşterilerine dünyanın her noktasında hizmet sunuyor. Depolama ve yurtiçi dağıtım gibi çözümler de sunan şirketin uzmanlaştığı alan ise proje lojistiği. Bunun için özel bir yapılanmaya giderek Smart Project adıyla bir şirket kuran Smart Logistics, ağır ve gabari dışı yüklerin yanı sıra bir fabrikanın bir ülkeden başka bir ülkeye taşınıp kurulması gibi anahtar teslim projelerde de yer alıyor. Karayolu taşımalarında özmal araç yatırımıyla yerini sağlamlaştıran Smart Logistics, proje lojistiğinde gücünü ise WWPC (World Wide Project Consortium) üyeliğinden alıyor. Her ülkeden sadece bir üyenin kabul edildiği WWPC gibi güçlü bir networkün Türkiye’den tek üyesi olma ayrıcalığını taşıyan Smart Logistics, bu üyelikle aynı zamanda hizmet kalitesini de belgeliyor. Proje taşımalarında yeni yatırımlarla pazar payını daha da artırmayı hedefleyen Smart Logistics’in Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Ralph Hemmerling ve Projeler Bölümü Genel Müdürü Aydın Fatah proje lojistiğinde yakaladıkları başarıları ve geleceğe dönük hedeflerini UTA Lojistik’e açıkladı.

 

A’dan Z’ye hizmet

Smart Logistics’in proje lojistiği alanında sunduğu hizmetlerden söz eder misiniz?

Aydın Fatah: Proje taşımacılığında her operasyonun kendine özgü bir yapısı var. Biz de verdiğimiz hizmetlerde buna uygun hareket ediyoruz. Bu kapsamda her proje için özel çözümler geliştiriyoruz. Proje lojistiği zaten intermodal taşımacılığı zorunlu kıldığı için operasyonlarımızda tüm taşıma modlarından faydalanıyoruz ve A’dan Z’ye hizmet sunuyoruz.

Ralph Hemmerling: Esnek bir hizmet yapımız var. Müşterilerimizden gelen talepler doğrultusunda dünyanın her noktasında hizmet sunuyoruz. Taşımalarımızı çoğu zaman gemi+TIR ya da uçak+TIR şeklinde gerçekleştiriyoruz. Proje lojistiğinde elimizi güçlendirmek için geçen yıl özmal araç yatırımı yaptık. Özellikle de gabari dışı yükler için 10 tane 5 ve 8 dingilli lowbet treyler ve 10 adet çekici alarak kendi filomuzu kurduk. Bu araçlar 60 tona kadar taşıma kapasitene sahip. Piyasadaki büyüme ve artan talebe paralel olarak bu alandaki yatırımlarımızı sürdüreceğiz.

 

World Wide Project Consortium gibi güçlü bir ağ içinde yer almak rakipleriniz karşısında size hangi avantajları sağlıyor? 

A.F: Proje lojistiği alanında hizmet verebilmeniz için mutlaka global bir yapıya sahip olmanız gerekiyor. İddialı olduğumuz proje lojistiği alanında her ülkeden sadece bir üyenin kabul edildiği WWPC gibi güçlü bir networkün Türkiye’deki tek üyesiyiz. Bu üyelik sayesinde her hangi bir iş bize geldiğinde acente peşinde koşmuyoruz. WWPC üyeleri aracılığıyla dünyanın her bölgesinden hizmet sunabiliyoruz. Bu da bizi rakiplerimiz karşısında bir adım öne taşıyor.

R.H: WWPC sadece proje lojistiği alanında fokuslanan üyelerin oluşturduğu bir network ağı. Bu üyelerin proje lojistiğindeki profesyonelliği bize çok büyük avantaj kazandırıyor. Global çalışan bir firma olmamamıza rağmen bu network ağıyla proje lojistiği alanında devesa şirketlerle çok rahat rekabet edebiliyoruz.

 

Zor pazarlarda büyüyor

Proje lojistiği alanında hizmet verdiğiniz sektörler hangileri ve yoğunlaştığınız pazarlar nereler?

R.H: Proje taşımacılığı alanında sadece belli hatlarda çalışmak mümkün değil. Müşterilerimizden gelen talepler doğrultusunda dünyanın her bölgesinden hizmet verebiliyoruz. Ancak son 3 yıldır özellikle Irak, Afganistan, Türki Cumhuriyetler ve Afrika gibi zor pazarlara yoğunlaştık.

A.F: Tüm bu bölgelerde devam eden projelerimiz var. Hizmet verdiğimiz pazarlardan biri olan Irak’ta yürüttüğümüz işleri daha da sağlam temellere oturmak için altyapımızı güçlendiriyoruz. Proje lojistiğinde tüm sektörlere hizmet vermekle birlikte özellikle enerji, inşaat, çelik, çimento ve yapı sektörüne hizmet sunuyoruz. Ayrıca bir fabrikanın başka bir ülkeye taşınıp kurulması gibi anahtar teslim projelerde de yer alıyoruz. Türkiye’nin coğrafik olarak transit bir ülke olmasının avantajını da kullanarak üçüncü ülke taşımalarını da gerçekleştirebiliyoruz. 

 

Proje lojistiği hizmetlerinizde taşıdığınız en büyük ve en ağır yük hangisiydi? Projenin detayları hakkında bilgi verir misiniz?

R.H: Bugüne kadar birçok zor projeyi başarıyla gerçekleştirdik. Bunlardan biri Türkiye’deki bir müşterimiz için Singapur’dan Türkmenistan’a yaptığımız taşıma. Singapur’da çeşitli lokasyonlardan topladığımız parçaları özel konteynerler içinde Dubai’deki  Cebeli Ali Limanı’na getirdik. Buradan Bandar Abbas Limanı’na oradan da TIR’larla Türkmenistan’a taşıdık. Zamana karşı yarıştığımız ve gece gündüz çalıştığımız bu operasyon bir yıl önce başladı, hala devam ediyor. Yine örneğin 2010 yılında Sudan’a iş makinesi taşıması gerçekleştirdik. Bu operasyon sadece Türkiye üzerinden yürütülen bir proje değildi. Müşterimiz dünyanın her bölgesinden satın almalar gerçekleştirdiği için öncelikle tüm malzemeleri bir merkezde topladık. Malzemeleri buradan da Kenya’nın Mombasa Limanı üzerinden Sudan’a taşıdık. Zor ve zamana karşı yarıştığımız bu operasyonlarda; uzman kadromuz, sağlam planlama, doğru risk hesaplaması ve en önemlisi de tüm süreçler için müşterimize her yönü ile açık olup, onlarla irtibatı kesmeyerek başarı sağladık.

 

Hizmette hız kesmiyor

Şu anda hangi projelerin lojistiğini yürütüyorsunuz?

A.F: Türkiye’den 3 bin metreküplük değirmen fabrikası parçalarını Amerika’ya taşıyoruz. Bu parçaları gemiyle Houston Limanı’na götürüyoruz. Gemi hala yolda. Burada acentamız olan firma bu parçaları elleçledikten sonra 500 km uzunluğunda bir yol katederek fabrika teslimi yapacak. Türkiye’den Afrika’ya gerçekleştireceğimiz tank taşımaları var.  Yine üç tane iş makinesini Singapur’dan Papua Yeni Gine’ye taşıyacağız. Basra Körfezi’nde bulunan Umkasır bölgesine elektrik direkleri taşıyoruz. Yani dünyanın her bölgesinde iş yapmaya ve müşterilerimize hizmet sunmaya çalışıyoruz.

Smart Logistics’in hareketlenen proje lojistiği pazarında orta ve uzun vadeli hedefleri neler?

A.F: Sektördeki en büyük yatırım ekipman yatırımıdır. Bu kapsamda artan iş yoğunluğumuzu da gözeterek ekipman yatırımlarını gündemimizde tutuyoruz. Proje lojistiği sektöründe kızışan bir pazarın olduğunu söylemek zor. Ancak her işte olduğu gibi bu sektörde de salt kasanın üzerinde trafo taşıyan, bunu bir de köprünün altından geçirmeye çalışan ve kendini “proje lojistiği yapıyorum” şeklinde lanse eden firmalar var. Smart Logistics olarak “herkesin projeci olduğu” bu pazarda güçlü network ağımız, uzun yıllara dayanan tecrübemiz, sunduğumuz kaliteli hizmetle önce çıkıp, pazar payımızı artıracağız. Irak, Türki Cumhuriyetler, Afganistan ve Afrika gibi pazarlara yoğunlaşmayı sürdüreceğiz.

R.H: Proje taşımacılığı konusunda hem Türkiye hem de yoğunlaştığımız bölgeleri de gözeterek önümüzdeki beş yılda ciddi bir büyüme hedefliyoruz.

 

 

 

 

 

 




SEKTÖRLER VE LOJİSTİK

  • Otomotiv
  • Enerji
  • Gıda
  • Akaryakıt
  • Tekstil
  • Kimya
  • İnşaat
  • Lastik
  • İhracat